Food Inc. (Gıda AŞ)

Food Inc. / Gıda AŞ Belgeseli / 2008

Gıda AŞ filmi, ABD‘deki çevreye zarar veren, çalışanlarının haklarına önem vermeyen ve sağlıksız gıda üreten büyük firmaları eleştiriyor. Gıda, Ltd., 82. Akademi Ödülleri’nde de en iyi belgesel film adayı olmuştur.

Kaynak: https://onedio.com/haber/izledikten-sonra-hayatiniz-degisecek-sekeri-birakmak-icin-izleyebileceginiz-en-iyi-belgeseller-869806

Film ile ilgili satır başları:

  • Yemek yeme alışkanlığımız son 50 yılda önceki 10 bin yıla göre daha fazla değişti.
  • Artık mevsimlere yer yok. Yılın 12 ayı her türlü meyve ve sebzeyi yiyebilirsiniz. Dünyanın öteki ucundan hamken toplanan domatesler etilen gazı ile olgunlaştırılıp raflara yerleştirilmektedir.
  • Artık hayvanlar çiftliklerde değil, fabrikalarda yetişmektedirler.
  • 1940’larda Mc Donalds öncülüğünde 1 kişiye tek 1 işi defalarca yaptırma yöntemine geçildi. Bu sayede önce maaşlar düşürüldü.
  • Mc Donalds sığır kıymasının en büyük müşterisidir. Her yerde hamburgerin aynı lezzette olmasını istediğinden sığır kıymasının üretim şeklini değiştirdi.
  • Mc Donalds domuz etinin, tavuğun, marulun… en büyük alıcılarındandır.
  • 1970’lerde en iyi 5 et imalatçısı pazarın %25’ine hakimdi. 2005’te ise en iyi 4 et imalatçısı (Tyson, Swift, Cargill, National Beef) pazarın %80’inden fazlasını elinde tutmaktaydı. Aynı durum domuz etinde de yaşanıyor (Tyson, Swift, Cargill, Smithfield)
  • Tyson, dünya tarihinin gelmiş geçmiş en büyük et imalatçısıdır. Aynı zamanda tavukların yetiştiriliş şeklini kökünden değiştirmiştir. 1 tavuğun 1950’lerde 70 günde geldiği seviyenin 2 katına 2008 yılında 48 günde gelmesini sağlamışlardır.
  • 1 civciv 7 hafta sonra 2.5 kiloluk piliç haline geliyor. İç organları bu hıza yetişemiyor. O yüzden yürümekte zorlanıyorlar ve bacakları yeterince kuvvetlenemiyor.
  • Latin Amerikalı ve Afro Amerikalı köle işçiler geceleri tavukları karanlıkta toplayıp kesime götürüyorlar.
  • 100 yıl öncesine göre m²’de 10 kat daha fazla mısır yetiştirilebilmektedir. Amerika’da ki tarlaların %30’u mısırdır.
  • Mısırdan; yüksek fruktozlu mısır şurubu, maltodekstrin, di gliserit, ksantan gum, askorbik asit, kalsiyum stearat vb. üretilebiliyor.
  • Amerika’da balık, tavuk, domuz ve sığırların başlıca gıda maddeleri mısırdır. Mısırdan dolayı da hayvanlarda e coli (koli basili) bakterisi ortaya çıkıyor. E coli artık sadece kıymada yok, ıspanakta ve elma suyunda da var.
  • Mısırın çok ucuz olması et fiyatlarını da düşürdü. Ortalama gelire sahip 1 Amerikalı yılda 90 kg.dan fazla et tüketmektedir.
  • İneklerin fıtratları mısır yemeye uygun değildir. Ot yemeleri lazımdır.
  • Mısır çok ucuz ve çabuk kilo aldırıyor.
  • 1970’lerde Amerika’da 1000 lercemezbaha vardı. Bugünlerde hayvanların büyük çoğunluğu sadece 13 mezbahada kesiliyor.
  • 6 yıl önce çocuğunu kaybetmiş (e coliden) bir kadın hikayesini ve mücadelesini anlatıyor. 2001 temmuz ayında 3 yaşlarındaki çocuğu hamburger yediği için ölüyor. Kanlı ishal belirtisi ile hastaneye gidiyor. Hastaneden kanamalı e coli bakterisi olduğu söyleniyor ve 12 gün içerisinde ölüyor.
  • Hayvanlarda salmonella ve e coli bakterisi görülebiliyor.
  • Hayvanı kesimden önce 5 gün mısır yerine otla beslersen bağırsaklarında ki e coli bakterisinin %80’ini atar. Bu 5 günü bekleyerek zarar etmek yerine amonyak ve amonyum hidroksit ile e coli bakterilerinden kurtuluyorlar.
  • 2000 yılından sonra doğan her 3 Amerikalı çocuktan 1’inde diyabet görülecek. Azınlıklarda bu oran 2’ye 1’dir.
  • Amerikaya gelen kaçak işçilerin çoğu Meksikalı mısır çiftçileridir. Ucuz mısır Meksika pazarına sürülmesi vesilesiyle yaklaşık 1.5 milyon Meksikalı çiftçi işsiz kaldı. Bu sayede National Beef, Monfort ve IBP gibi firmalar Meksikadan işçi ithal etmeye başladılar. Hükümet bu konuyu görmezden geldi. Şimdi de bu işçileri sınır dışı ediyorlar.
  • Coca cola, Kellogs, Pepsi, General Mills gibi şirketlerden hiçbirisi organik gıda üretmiyor. Temin edip satıyor ve piyasayı yönetiyorlar.
  • Monsanto: Round Up adlı tarım zehirini üretiyor. Bu ürüne dayanıklı genetiği değiştirilmiş soya fasulyesi üretiyor. Normalde tüm otları öldürüyor ama soya fasulyesini etkilemiyor.
  • Monsantonun özel dedektiflerden oluşan bir ekibi (75 kişilik) var. Eğer biri sizin tohum sakladığınızı iddia edip Monsanto’yu ararsa hemen bir dedektif gönderiyorlar. Tohum saklayan herkes patent ihlali gerekçesiyle soruşturulabilir. Herkes GDO’lu soya ekince sen ekmesende polenlerle veya uçuşarak size geliyor. Monsanto kimi dava ederse kazanıyor. Tüm çiftçiler onların ürünlerini kullanmak zorundalar.
  • Bir süpermarketteki işlenmiş ürünlerin %70’inin genetiği değiştirilmiştir.
  • Fast food firmaları etiket ile içindekileri koymayı reddettiler ve yıllarca direndiler.
  • Bir tüketicinin vereceği en büyük mücadele yiyeceğin içerisinde ne var ve nerede yetişiyor.
  • Oprah Winfrey, hamburgerleri eleştirdiği için Texaslı sığır yetiştiricileri dava açtılar. 6 yıl süren ve 1 milyon dolar harcadığı davayı kazandı.
  • Amerika’da bir gıdayı eleştirmek, neredeyse birisini öldürmekten daha büyük suçtur.
  • 2007 yılında Wallmart sattığı sütlerde rBST hormonu olmaması için bir karar aldı. Tüketiciler talep ettikleri için bu olumsuzluk düzeldi.
  • İnsanlar iyi ve sağlıklı gıdalar isterse çiftçiler bunu üretebilirler ama istemezlerse o zaman sistem değişmez.

Öneri:
Süpermarkete gittiğinizde;

  • Mevsiminde olan ürünleri satın alın
  • Organik gıdaları satın alın
  • Yemeğinizde ne olduğunu bilin
  • Etiketleri okuyun.

Her lokmanızla dünyayı değiştirebilirsiniz❗

Bir sonraki film için👉

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir